Altın Portakal’ın 3 Kahramanını Kısaca Tanıyalım



«ALTIN PORTAKAL TOPTANCISI»: Zalimler adlı filmiyle geçen yıl dört ödül birden kazanan Yılmaz Duru, başarısını bu yıl da «İnce Cumali» yle tekrarladı. Filmi yine dört ödül aldı.

- «Yılarca önce SES mecmuasında benim bir röportajım çıkmıştı. Röportajda benden, «Altın Adam» diye bahsediliyordu. filmlerim hem geçen hem de bu yıl dörder tane Altın Portakal heykeli kazandırdılar. Tabii bu durumda da SES mecmuası haklı çıktı anlıyacağınız. «İnce Cumali»'nin birinciliğine çok sevindim tabii. Hatta haberi duyar duymaz sevincimden elbiselerimle denize atladım. Düşünün, bir baba çocuğunun başarısıyla sevinmez mi, onun bir yarışmada birinci olmasından memnun kalmaz mı? Armağanların dağıtıldığı gece en iyi rejisör 'Altın Portakalı'nı verdikleri zaman gözlerim yaşardı. Tam o anda mikrofonu elime tutuşturdular. 'Birkaç söz söyle', dediler. Önce, geçen yıl olduğu gibi herkese (Esselamünaleyküm), dedim. Sonra jüriye ve orada kaldığım süre içinde bana dostluklarını veren, ilgilerini esirgemeyen Antalyalılar'a teşekkür ettim. Ben, Yılmaz Duru olarak mesleğimi seviyorum, hep iyi şeyler yapmak istiyorum. Peki yapabildin mi?' diye soracaksınız şimdi. Hayır, yapamadım. Yaptıklarım, erişmek istediklerimin yanında bir 'hiç'tir. Kendi içine kapanıp kalan Türk filmini dışarıya çıkarmak, çemberi yarmak istiyorum. Gelecek yıl da, daha sonraki yıllarda da festivallere katılacağım. Bence festi vale katılmanın şerefi, dereceye girmekten çok daha büyüktür.»





«ARAMIZDA SIRA DAĞLAR»: Aliye Rona 3 Altın Portakal heykeline sahip tek sanatçıdır. İlk iki heykeli kendisinin alması için davet edilmediğinden şikayet eden Rona üçüncü Altın Portakal'ı da bizzat alamadı.

Geçen yılki Antalya Film Festivalinde kadın karakter oyuncularına verilen «Altın Portakal» heykelini Aliye Rona kazanmıştı. Röportajım yapmak için evine gittiğimiz zaman bu başarılı sanatçının büyük bir derdini öğrenmiştik. 1965 ve 1967 yıllarında iki defa «Altın Portakal» kazanan Aliye Rona bize şöyle demişti: «Antalya'da iki defa armağaan verdiler. Ne olurdu bu defa da davet etselerdi. İki Altın Portakal'ı da başkaları benim namıma aldı. Armağan kazanmak iyi, ama onu bizzat almak da herhalde daha zevkli olur.»



Bu yıl Aliye Rona, bugüne kadar hiç bir sinema artistine nasip olmayan bir unvana kavuştu, Antalya Film Festivali'nden 3 Altın Portakal alan tek artist oldu, ama yine armağanını bizzat alamadı. Festival neticeleri belli olur olmaz ilgililer dört bir tarafa telefon yağdırmışlardı. Bu arada Aliye Rona için de birçok yere haber bırakmışlardı. O sırada bir film dolayısıyla Afyon'a giden Aliye Rona'ya tabii haber ulaşamadı. Böylece Rona üçüncü defa kazanmasına rağmen yine «bizzat heykel almanın zevkini» tadamadı. Onun heykelini Gülgün Ok'a yerdiler, Gülgün Ok mikrofondan onun namına Antalyalılar'a teşekkür etti.



Armağan dağıtımının ertesi günü, İstanbul'dan telefonla konuştuğumuz Aliye Rona, «Ne diyeceğimi bilemiyorum», diyordu. «Çok mutluyum. Bana bu şerefi verenlere layık olmaya çalışacağım. Sanatçı için armağan kazanmak teşvikin, takdirin en büyüğüdür. Herkese çok teşekkür ederim.»

«EROL TAŞ'IN ÇOCUKLARI...»: Resimde Erol Taş'ı hanımı ve 9 çocuğuyla görüyorsunuz. Aslında Erol'un 1 çocuğu daha var. «İnşallah gelecek yıl bir armağan daha kazanıp düzineye tamamlarım», diyor.





- «Biliyorsunuz, benim dört çocuğum Yar. İkizlerimden Güler kalbinden rahatsızdı. Biraz dertleşme için dostlarımdan birine uğramıştım. Biz konuşurken telefon çaldı ve arkadaşım telefonu kapar kapamaz: «Müjde Erol. İnce Cumali'deki rolünle en iyi karakter oyuncusu seçilmişsin», dedi. O anda duyduğum hissi tarif edemem. Bir tarafta kalp kifayetsizliği teşhisi konan kızım, bir tarafta bana layık görülen şerefli bir armağan... Yani sizin anlayacağınız, o gün hem sevindim, hem de üzüldüm. Bugüne kadar tam 6 ödül kazanmıştım. üçünü Son Saat, birini de Ekspres gazeteleri vermişti. Duvarların Ötesi ile Antalya'da, Sırtımdaki Bıçak'la İzmir'de ödül almıştım. Soranlara, hayatımda en çok sevdiğim, çocuklarımla sinemadır, bu bakımdan benim on çocuğum var, diyordum.



Tabii, şimdi artık 11 çocuğum var diyeceğim. 5. Antalya Film Festivali'nden «Altın Portakal» kazanmam beni çok sevindirdi. Festivale katılan filmlerden ikisinde (Devlerin İntikamı) ve (İnce Cumali) rolüm vardı. İkisi de üstünde günlerce uğraşılmış, itinayla çalışılmış filmlerdi. Haklı, haksız herkesin yerli sinemayı suçladığı bir ortamda Antalya Festivali bayağı faydalı oluyor. Yapımcısı, yöneticisi, kameracısı, artisti velhasıl sinemayla uğraşan herkesin çalışmalarına bir «yarışma hırsı» veriyor. Gönül bu festivalin daha sağlam temellere dayanmasını arzu ediyor. Haaa, unutmadan şunu da söyliyeyim. Belki benim için çok «haris» diyeceksiniz ama, «çocuklarımın» sayısını durmadan arttırmak istiyorum. işimi seviyorum, bu yıl da iddialıyım.»

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1968 TARİHLİ 27. SAYISI



Yorum

  1. It’s nearly impossible to find educated people about this topic, but you sound like you know what you’re talking about! Thanks

  2. I simply could not go away your site prior to suggesting that I extremely enjoyed the standard information an individual supply on your visitors? Is going to be again incessantly to inspect new posts

  3. Hi there it’s me, I am also visiting this web page regularly, this site is actually good and the users are in fact sharing good thoughts.

  4. Hello! I know this is kind of off topic but I was wondering if you knew where I could get a captcha plugin for my comment form? I’m using the same blog platform as yours and I’m having difficulty finding one? Thanks a lot!

  5. I am actually delighted to read this web site posts which includes tons of valuable information, thanks for providing these kinds of data.

  6. I couldn’t refrain from commenting. Well written!

  7. Appreciating the hard work you put into your website and in depth information you offer. It’s nice to come across a blog every once in a while that isn’t the same out of date rehashed material. Great read! I’ve bookmarked your site and I’m adding your RSS feeds to my Google account.

  8. You can definitely see your enthusiasm within the article you write. The sector hopes for more passionate writers like you who aren’t afraid to say how they believe. All the time go after your heart.

  9. My coder is trying to convince me to move to .net from
    PHP. I have always disliked the idea because of the costs.

    But he’s tryiong none the less. I’ve been using WordPress on several websites for about a year and am worried
    about switching to another platform. I have heard great things about blogengine.net.
    Is there a way I can transfer all my wordpress content into
    it? Any help would be really appreciated!

  10. Hi, this weekend is fastidious in support of me, since this point
    in time i am reading this great informative post here at my house.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir