Tanınmış tiyatro aktörü Cüneyt Gökçer, bir vakitler Shakespeare'in piyeslerini sahneye koymakla gösterdiği ustalıkla bütün Türkiye'de kendini tanıtmıştı. Hatta denilebilir ki bu başarılarından dolayı, türlü engelleri aşıp Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü olmaya muvaffak olmuştu. Bununla beraber büyük aktör son yıllarda Shakespeare piyeslerine pek önem vermez oldu. Fakat onun yerine sahnelerimize ilk karısı ve ikinci karısından sonra kızı Deniz Gökçer'i kazandırdı.

Doğduğu günden beri kendisini tiyatronun içinde bulan Deniz Gökçer sanatçı anne ve babası başta olmak üzere, oyunuyla, fikirleriyle herkesi şaşırtıyor. Devlet Konservatuvarının tiyatro bölümünden mezun olduğu üç yıldan bu yana üç büyük oyunda önemli roller almış ve bu sezon, seyrettiğimiz «Bir Bardak Su» piyesinde 20 yıllık sanatçı olan annesi Mediha Gökçer'le as oyunculara has bir oyun çıkarmayı başarmıştır.

Konservatuvardan beri kendisi ile yakından ilgilenen öğretmeni Max Meinecke «Üstün kabiliyet» dediği Deniz'in başarılarını tabii karşılamakta ve «Böyle bir anne-babaya sahip olmak onun için büyük şans,» demektedir.

Deniz Gökçer, güzel, güzel olduğu kadar da cazibeli bir kız. Artistik kabiliyetine gelince... Yalnız annesi, babası ve hocası değil bütün sanat çevreleri söyleyecek bir şey bulamıyorlar. Kendisi ise bu konuda hiç de iddialı olmadığını söylüyor. Oysa «Kireçli Bahçe», «Bizim Şehir» ve «Bir Bardak Su» oyunları iddialı konuşabilmesi için gerekli başarıyı taşıyordu. Bir tiyatro sanatçısı olarak hayranı olduğu annesiyle birlikte Deniz ilk oyununda gene annesiyle birlikteydi hem de birbirine düşman rollerinde.

Genç aktris sinemayı da sahne kadar seviyor fakat beyaz perde daha karlı diye tiyatroya nankörlük etmek istemiyor. Ama bir gün sinemayı denemek isterse başarısı mutlak olacak, zira şimdiye kadar rol aldığı oyunlarda günlük hayatta pek alışamadığımız, eşine ender rastlanan tipleri canlandırmış ve bunda da muvaffak olmuştur.

Sakin görünüşlü genç aktrisin mahcup tavırlarına tezat teşkil edecek merakları ise arkadaşlarını hayli şaşırtıyor.

Deniz Gökçer, anne ve babasının adını şerefle temsil edecek genç kızdır.

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1968 TARİHLİ 13. SAYISI