Erol Büyükburç’un Son Yeniliği




Son birkaç yıldan beri kendini tamamen aranjmanlara ve bestelerine veren Erol Büyükburç bir yenilik daha yaptı. Milli sazımız olan bağlamayı batı enstrümanları arasına kattı ve «Pınar Fadimem» adlı son bestesini meydana getirdi, ünlü şarkıcının, popüler Türk müziği alanında yaptığı en son bestesi ise «Kırık Kalp» adını taşımaktadır. «Gel Gir Koluma» ve «Gözlerime İyi Bak» adlı besteleri gençlerin çok sevecekleri ve espri taşıyan eserlerdir.

Bu yıl beste denemelerinde çok yönlü bir çalışmaya girişen Erol Büyükburç’un en yakındığı şey, stüdyo eksikliği. Bu konu hakkında şunları söylüyor:



- «Çok iyi ses mühendislerimiz, çok iyi teknisyenlerimiz var ama, bu değerli elemanlar ilkel şartlar altında pek varlık gösteremiyorlar. Plak yapmak için girdiğimiz stüdyolarda sesimin özelliklerinin % 75'i kayboluyor. İstediğim neticeyi alamıyorum. En büyük idealim çok yakın bir gelecekte kendi adıma bir stüdyo kurmak.»

Erol Büyükburç bugüne kadar ilk defa Ege bölgesinde ve bir defa da Doğu Anadolu bölgesinde turneye çıktı. Hemen bütün illerimizde halkla yakından temas etti. Bunların sonucunu Erol Büyükburç şöyle özetliyor:





- «Anadolu dinleyicisi özellikle aranje edilmiş türkülerden çok hoşlanıyor. Dolaştığım bütün illerde halkın çok sesli müziğe karşı son derece ilgi duyduğunu gördüm. Monoton parçalardan ise nefret ediyorlar. Takdir edilmeye değer bir yönleri ise, bütün şarkıları büyük bir sessizlik içinde dinlemeleridir. Söylediğim bütün şarkıları çıt çıkarmadan dinlediler. Büyük şehirlerde gördüğümüz, Batıdan özentileri yoktu.»

Müzik çalışmalarının yanı sıra beyazperdede de sempati toplayan Büyükburç her yıl olduğu gibi bu yıl yine üç film çevirecek. Vakti olmadığı için fazlasını çevirmediğini belirten sanatçı bu yıl içinde 9 plak yaptı.



Erol Büyükburç'un düşmanlarının bile kabul ettiği bir özelliği son derece azimli olmasıdır. Her yıl bir yenilik onun parolasıdır.

Erol Büyükburç'a göre, «Başar Tamer'in sesi, Özdemir Erdoğan'ın swingi, Timur Selçuk'un Fransızca diksiyonu, Erkut Taçkın'ın sahnedeki hareketleri bir araya gelecek olursa fevkalade bir Türk şarkıcısı ortaya çıkar.»



Onun için kadınlar dünyanın en güzel çiçekleridir. Yeniden dünyaya gelecek olsa filozof elmayı çok ister. Adanalı olduğu için acılı yemeklerden çok hoşlanır. Konuşma lisanında en çok kullandığı kelime «Evet» tir. Aşka inanır ve onu şöyle tarif eder: «Aşk, insanlığın devam edebilmesi için Tanrı'nın verdiği bir hastalıktır.»

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 45. SAYISI



Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir