Yerli film piyasasında bir yarıştır başladı: «Killing’li filmler yarışı»… Hemen her gün sırtına siyah bir deri geçirip üzerine beyaz iskelet kemiklerini çizen birisi ortaya çıkıyor. Sağdan, soldan birkaç genç kız, birkaç delikanlı bulunup, ucuz tarafından bir dehşet filmi yapılıyor. Önce işe, Yılmaz Atadeniz başladı. Yıldırım Gencer isimli sinema oyuncusunu aldı, siyah satenden yapılmış fermuarlı elbisenin içine soktu. Üzerine de beyaz yağlıboyayla insan kemiklerinin belli başlılarını çizdi. Film bahçe sinemalarında büyük «iş» yapınca arkadan Yılmaz Atadeniz’in asistanı bu karlı işe devam etti.

Hüseyin Zan adlı atletik sinema oyuncusunu bu yeni Killing'te oynattı. O da çok para kazanınca, «Killing» romanının bir «L» harfini atıp «Killing» şeklinde filme çekmek açıkgözlülüğünü gösteren Atadeniz, «Killing» adlı üçüncü filmi de çarçabuk tezgahladı. «Killing» resimli romanına binlerce lira ödeyip telif hakkını alanlar Atadeniz'i dava ededursun, rejisör Hulki Saner de Killing'li bir film yaptı. Ama, Killing'le alay eden, onu hicveden, halk deyimiyle bu Killing'leri «Ti'ye alan» bir kurdele...

Filmin Arnavutköy'deki setine gittik. Sunay Sun bol bol köpürtülen banyoya çırılçıplak girmiş, «Şaşkın Hafiye» Sadri Alışık da onun yanı başına bağdaş kurup oturmuş... Ama, arkasından da kurbanlarını bir ip veya kement ile öldüren Killing bir kedi gibi kapıdan içeri süzülmüş...

Bu sahne çekildikten sonra bir başka cinayet sahnesine geçildi. Sırtında kocaman bir bıçak saplı olan Ekrem Gökkaya ile polis muhabiri rolündeki Cevat Kurtuluş ve «Şaşkın Hafiye» rolündeki Sadri Alışık, büyük ustalıklarını gösterip cinayet filmlerini eleştiren sahneyi oynadılar. Sahnenin sonunda da setteki teknisyenleri ve hatta filmin rejisörünü bile gülmekten kırıp geçirdiler.

Filmin prodüktörü Hulki Saner: «Jerry Lewis, Dany Kaye, Norman Wisdom, Harold Lloyd, Şarlo gibi komedyenler cinayet filmleriyle alay eden, onları hicveden filmler yapmıştır. Ben de son salgını ele aldım ve komedi filmlerinin değişmez kuralları içinde yepyeni bir eser ortaya koydum. Senaryo benimdir» dedi.

Filmin rejisörü Natık Baytan daha önce «Sahildeki Ceset» adlı bir cinayet filmi çevirdiği için bu tarz filmlerde usta sayılıyor. Bize:

- «Şimdi de cinayet ve korku filmlerinin komedisini yapıyoruz» dedi

Set arasında Sadri Alışık'la konuştuk. Sadri:

- «Kaderde Killing'i öldürmek de varmış. Caniler kralım dize getirdiğim için de ayrıca memnunum» dedi...

Türk sinemasını altüst eden caniler kralını dize getirmek, anlaşılan Sadri Alışık'ın pek hoşuna gitmişti.

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 42. SAYISI