Tamer Yiğit Film Yapımcılarını Kızdırdı




Okuyucularımız hatırlayacaklardır. Geçenlerde yayınladığımız bir röportajda başrolünü Tamer Yiğit’in oynadığı bir tarihî filmden bahsetmiştik. Filmin adı «Akbulut, Karaoğlan ve Malkoçoğlu’na Karşı» idi ve yerli Sinemada Kartal Tibet’in meşhur ettiği Karaoğlan tipi ile Cüneyt Arkın’ın meşhur ettiği Malkoçoğlu tipi bu filmde iki genç oyuncu tarafından hicvediliyordu. Sık sık karşı karşıya gelen bu üç «tarihî kahramandan» Tamer Yiğit’in canlandırdığı Akbulut, her defasında Karaoğlan ve Malkoçoğlu’nu güç durumlarda bırakıyordu.





Filmin çekimine başlamasıyla birlikte hemen Yeşilçam'da «dava, mahkeme» sözleri duyulmaya başladı. Sonra da Karaoğlan ve Malkoçoğlu'nun yapımcıları «Akbulut» un prodüktörlerini mahkemeye verecekleri söylentisi iyiden iyiye yayıldı. Acaba «Akbulut» dava edilecek miydi?

İlk olarak ziyaret ettiğimiz «Malkoçoğlu» filmlerinin Prodüktörü Naci Duru, «Dava açacak mısınız?» sorusuna şöyle cevap verdi.

- «Değmez...»

Olayın bir cephesi aydınlanmıştı. Duru Film, bu konuda herhangi bir, dava açmayı düşünmüyordu. İkinci olarak, «Karaoğlan»ların prodüktör ve rejisörü Suat Yalaz'la konuştuk. Yalaz:





- «Sanat haysiyeti olan bir adam, bırakın tipi, başkasının bulduğu bir espriyi bile kullanmaz. Ben bir tip yarattım. 'Karaoğlan' piyasada tutunup iyi iş yapınca birçok yapımcı arkadaş aynı çeşit film yapmayı denedi... Hiç birisine en ufak bir söz söylemedim. İyilerini tebrik ettim, kötüler için 'İnşallah daha iyisini yaparlar' dedim. (Akbulut) filmi için de aynı şekilde düşünecektim ama bir de baktım ki adamlar, Karaoğlan'ı da filmlerinde oynatıyorlar... Tabii dava edeceğim. Dağ başında değiliz. Benim bulduğum, benim devam ettirdiğim bir tipi filmlerinde aksesuar olarak kullanacaklar da ben boş mu duracağım? Meydan, onların zannettiği gibi bomboş değil... Haa, şunu da söyleyeyim. Bazı kimselerin haberdar bile olamadığı bir - iki kavram var yeryüzünde: İş ahlakı, sanat haysiyeti, sanatçı namusu gibi... Davayı asıl bunun için açacağım. Çünkü eğer bu adet yerleşirse sinema bugünkünden çok daha kötü bir yöne sürüklenecek.»





Suat Yalaz'ın sözlerini dinledikten sonra «Akbulut, Karaoğlan ve Malkoçoğlu'na Karşı»nın prodüktörü Yaşar Tunalı ve kameracısı Dinçer Onat ile konuştuk.

- «Bir defa filmde Malkoçoğlu ve Karaoğlan'la alay edilmedi. Onlar da Türk kahramanı. Biz kendi kendimizle alay eder miyiz?... Tarihi film yapıyoruz diye kesenin ağzını açtık. Mesela atlı sahneleri Ankara'da, ordunun yardımıyla en azından 1.000 atla çekeceğiz. Sonra Akbulut, Türkiye'de çevrilen ilk panoramik film oluyor. Bütün bunlar iyi niyetimizi ortaya koymuyor mu? Hem filme başlamadan birkaç avukata danıştık, yaptığımız iş hukukî yönden de mahzurlu değilmiş.»

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 44. SAYISI



Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir